Çoğaltma tekniği

Çoğaltma tekniği

Çoğaltma tekniği

Fındık başlıca iki yöntemle çoğaltılır. Bunlar:

1. Generatif çoğaltma

Tohum kullanılarak yapılan çoğaltma şeklidir. Tohumlar, soğuklama ihtiyaçları giderildikten sonra tüplere, viyollere, kasalara ya da yastıkları ekilir, çimlenme durumları takip edilir. Çiğnenen tohumlar gerekirse daha büyük tüp veya saksılara şaşırtılabilir. Tohumların direkt araziye ekilmesi suretiyle de çoğaltma yapılabilir. Bu durumda soğuklama ihtiyacı dış koşullarda karşılanmış olur. Ayrıca tohumlar ekilirken çimlenmeyi uyarıcı bitki büyüme düzenleyicileri de kullanılabilir.

Generatif çoğaltma fındıkta tercih edilmez. Bunun nedeni ise fındığın yabancı tozlanma ile meyve oluşturmasıdır. Dolayısıyla bu tohumlar ana bitkiye benzer bireyler meydana getirmeyecek olup benzerlik oranı düşük ve farklı olacaktır. Ancak su kıtlığı ya da kuraklık koşulları düşünüldüğünde Avrupa fındıklarına göre daha güçlü kök sistemine sahip olan Türk fındığı tohumları kullanılarak generatif çoğaltma yapılabilir.

2. Vejetatif çoğaltma

Vejetatif çoğaltma, bitkilerin değişik yaşlarda gövde ve dal parçaları, büyüme uçlarındaki meristematik dokuları, kökleri, yaprakları ya da özelleşmiş veya değişikliğe uğramış gövde ve kök parçaları kullanılarak yapılan çoğaltma olarak tanımlanır. Ana bitkilere benzer bireyler meydana getirmesi nedeniyle fındıkta vejetatif çoğaltma yöntemleri tercih edilir. Fındıkta yaygın kullanılan vejetatif çoğaltma yöntemleri dip sürgünü, tepe daldırması, aşı ve doku kültürü ile yapılan yöntemlerdir.

Dip sürgünü ile çoğaltma: ülkemize yaygın kullanılan, ekonomik ve geleneksel bir yöntemdir. Fındık bitkisi bol miktarda dip sürgünü oluşturmaktadır ve oluşan bu sürgünler kolayca köklenmektedir. Köklenen dik sürgünlerini itina ile sökülmesi sonucu fındık fidanları elde edilmektedir. Fındık üreticileri bu yöntemle kendi bahçelerinden fidanı elde edebilse de bu yöntemin bazı sakıncaları bulunmaktadır.

  • Köklü dip sürgünü elde etmek için ilkbahar yaz döneminde bahçelerde dik sürgünü temizliği yapılmamaktadır. Bu durumda dip sürgünleri besin maddesi, su ve ışıklanma yönünden ana bitki ile rekabete girerek büyüme ve gelişmeye olumsuz yönde etkilemektedir.
  • Bahçede tek kişi takip olsa bile fındık bahçesinde genetik farklılığın olması ihtimali yüksektir. Bahçelerimize yer alan çeşitler klonlar topluluğu olarak bilinmektedir. Dolayısıyla farklı fındık ocaklarından alınan dip sürgünleri de birbirinin aynısı olmayabilir.
  • Dil sürgünleri hastalık ve zararlarla bulaşık ise dikildikleri yeni bahçelerde bu hastalık ve zararları taşırlar. Özellikle virüs ve bakteriyel hastalıkların taşınım oranı yüksektir.
  • Tip sürgünlerinin alınmamasının bir diğer olumsuz etkisi de bazı hastalıkların yayılmasını arttırmasıdır.

Tepe daldırması ile çoğaltma: bu yöntemde, bitkinin tam dinlenme halinde olduğu Aralık Ocak şubat aylarında ana bitki Toprak üzerine yakın kısmından kesilerek ana bitkiden yeni sürgünler oluşması teşvik edilir. Oluşan sürgünlere Mayıs ile Haziran aylarında yara açma, bilezik almaya da boğma işlemi yapılır. Ayrıca bu bölgeye köklendirme hormonu ile hazırlanan solüsyonun uygulanması köklenmeyi arttıracaktır. Uygulama yapılan sürgünler uçları dışarıda kalacak şekilde nemli Toprak, torf ya da talaş ile örtülü. Sürgünlerin köklenmesi için yaklaşık 6 aylık bir süre yeterlidir. Bu sürenin sonunda köklenen sürgünlerin her biri kesilerek Fidan elde edilmiş olur.

Stool bed layering (yatırma sürgünü) ile çoğaltma: tepe daldırmanın değiştirilmiş bir şeklidir. Ana bitkiler Toprak üzerine 45 derecelik bir açı yapacak şekilde 40 santimetre aralıklarla dikilir. Ağustos ayından itibaren ana diziler belirli bir düzende toprağa yatırılır. Toprak üzerine yatırılan ana bitkiler birbirine sıkıca bağlanır. Toprak yüzeyine yatık haldeki ana bitkiden çıkan yeni sürgünlere önce doldurma işlemi ardından boğaz doldurma işlemi yapılır. Sürgünün dipten yaklaşık 15 santimetrelik kısmı toprak ile doldurulmalıdır. Vejetasyon sonucunda köklenen bitkiler ana bitkiden ayrılarak yeni Fidan elde edilmiş olur. Daldırma yöntemlerine köklenme oranı yüksektir ancak iş gücü gereksinimi fazladır ve üretim için geniş alanlara ihtiyaç vardır.

Çelikle çoğaltma: yeni bir bitki elde etmek için bitkilerin gövde, dal, sürgün, kök ve yapraklarından kesilerek hazırlanan parçalara çelik adı verilir. Fındığın çelik ile çoğaltımını sürgün çelikleri tercih edilir. Bu çelikler alındıkları zaman odun, yarı odun ve yeşil olmak üzere üç gruba ayrılır. Fındıkta en yüksek köklenme oranı yeşil çeliklerden elde edilmiştir. Yeşil çelikler yıllık sürgünlerden genellikle uç sürgün olarak hazırlanır. Sürgünler Mayıs ortalarından itibaren Haziran ayı başına kadar alınabilir. Bu sürgünlerden hazırlanan çelikler köklendirme hormonu ile hazırlanan solüsyona daldırılır. Genellikle kuvvetli çözelti kullanılır ve solüsyonda yaklaşık 5 saniye tutulan Çelikler perlit ya da torf dolu köklendirme yastıklarına dikilirler. Köklendirme yastıklarının bulunduğu ortamda nemi sağlamak için sisteme ünitesi kullanılır. Uygun sisteme aralığı ve süresi altında yaklaşık 60 gün kalan yeşil çeliklerde köklenme meydana gelir. Köklenen çelikler tüplere aktarılır. 15 lira 30 gün nemli ortamda bekletilir, daha sonra aşırı güneş almayan dış mekana çıkartılır. Sulama ve ot temizliği düzenli yapılmalıdır. Çeliklerin tüplerde veya saksılarda büyüyerek dikilecek hale gelmesi için bir yıl kadar süre gereklidir. Çelikle çoğaltmalar çeliklerin köklenme düzeyi kabul edilebilir bir oranda olsa da tüpe aktarıldığında yaşayan bitki sayısı azalmaktadır. Bu sebeple fındıkta çelikle çoğaltma ile fidan üretimi yaygınlaşamamıştır.

Aşı ile çoğaltma: aşı, iki bitki parçasını birleştirip kaynaştırmak ve tek bir bitki gibi büyüme ve gelişmelerini sağlamaktır. Aşılama sonucunda meydana gelen yeni bitkinin tacını oluşturan kısma kalem ya da çeşit, kök sistemini oluşturan kısma ise anaç denilmektedir. Ülkemizde fındık aşılama çalışmaları hala devam etmektedir. Fındıkta aşılamada anaç olarak Türk fındığı çöğürleri kullanılmaktadır. Kalem veya çeşit olarak ise tüm kültür çeşitleri kullanılabilir.

Fındıklı aşı ile çoğaltmanın iki önemli avantajı bulunmaktadır. Birincisi kullanılan amacın dip sürgünü oluşturmaması sebebiyle dip sürgünün temizliğine ihtiyaç olmaması, ikincisi anacın kazık kök yapısına sahip olması, dolayısıyla kurak şartlara daha dayanıklı olmasıdır. Farklı aşı yöntemi ve zamanı uygulanabilir. Aralık ayı dinlenme döneminde iç mekanda yapılan dilcikli kalem aşıda başarı oranının yüksek olduğu ifade edilmektedir. Aşıyla çoğaltmanın yaygınlaşması için bazı çalışmaların tamamlanmış olması gerekmektedir. Bunlara değil ki uygun aracın ortaya çıkarılması ve vejetatif olarak çoğaltılmasıdır. Bu amaçla Türk fındığında anaç ıslahına yönelik çalışmalar devam etmektedir. Ayrıca aşağıda fındık fidanları ile tesis edilecek bahçelerde ağaç ve kalemin gelişme durumunu bağlı olarak dikim mesafeleri bilinmemektedir. Ayrıca aşılı bitkilerde gecikmiş aşı uyuşmazlığı, mekanik asat yöntemleri ve benzeri ülkemizde hala yeni olup üzerinde çalışılmakta olan konular arasındadır.

Doku kültürü ile çoğaltma: doku kültürü ile çoğaltma bir bitkinin hücre, doku veya organ gibi kısımlarının yapay besin ortamında, kontrollü ve steril koşullarda büyütülerek yeni bitkiler elde edilmesi şeklinde tanımlanabilir. Bu çoğaltma yönteminin ilk ve en önemli aşamaları laboratuvar ortamında gerçekleştirilmektedir. Bu çoğaltma yönteminde küçük alanlarda kitlesel miktarda, adına doğru ve hastalıklardan arayıp Fidan üretimi sağlanır. Aynı şekilde yatırım maliyeti yüksek ve uzmanlık isteyen bir yöntemdir. Ülkemizde doku kültürü ile fındık fidanı üretmeye çalışmalarına son yıllarda başlanılmış olup başarılı sonuçlar ortaya çıkmaktadır. Doku kültürü ile fidan üretiminin yaygınlaşması önerilmektedir.