Fındığı Çoğaltma tekniği
Tohum kullanılarak yapılan çoğaltma şeklidir. Tohumlar, soğuklama ihtiyaçları giderildikten sonra tüplere, viyollere, kasalara ya da yastıkları ekilir, çimlenme durumları takip edilir.
Tekirdağ il ve ilçelerine ilk akını yapan ve yerleşim bölgesi olarak burayı seçenler traklardır. Birey historik zamanlardan itibaren muhtelif dalgalar halinde küçük Asya, Güney Rusya, Besarabya'dan trakya'ya gelmişlerdir. Kökleri orta Asya'ya dayanır. Bir takım kabileler halinde buraya gelmişler ve deniz boylarında yerleşim bölgeleri kurmuşlardır. Kurmuş oldukları yerleşim bölgelerin özelliği dikkate alınırsa Liman ağızları olup limanların arka tarafları dağlıktır. Buralara askeri sahalar inşa etmişlerdir. Daha sonra traklar Tuna yolu ile altaylara kadar yayılıp mallarını ve kültürlerini de beraberinde götürüp getirmişlerdir. İlk yerleşim bölgesi olarak Tekirdağ, Marmara Ereğlisi, mürefte, Gelibolu ve çanakkaledir.
Bunlar içerisinde önemli olan 1936 yılında Şarköy ve alpullu'da yapılan höyük çalışmalarında önemli verilere rastlanmış olup iki yerleşim bölgesinin de aynı kavim tarafından kurulduğu ve medeniyetlerini getirdikleri tespit edilmiştir. Şarköy'ün Kara değirmen ve Demirkapı mevkiinde yapılan araştırmalarında bulunan antik eşya ve baltaların truva'da ve Anadolu'da rastlanması trakların Anadolu'dan geldiklerini ispat etmektedir. Traklar boylar halinde yaşadıklarından Şarköy ve mürefte civarında da yerleştikleri ve buraların ilk insanları oldukları yapılan tarihi araştırmalarla açığa çıkmıştır. Bu iki kentimizde bazı belgeler hristiyanlıktan sonra bulunmuş gibi görünmekte ise de buraların traklar tarafından kurulduğu ve kültürlerinin Osmanlıların fethine kadar devam ettiği görülmektedir.
Frigler truck boyundan olup Batı Anadolu'da Gordion mu merkez yapmışlardır. Son olarak milattan önce 700 yılda iskitlerin etkisiyle Akın yapmışlar yerleşim bölgelerini ellerine geçirmişlerdir.
Milattan önce 800 ile başlayan Yunan akımları gittikçe büyüyerek med, poleponez, Makedon savaşları, iskit akınları ve deniz yolu ile gelen Yunan akınları kolayca giderilemedi. Tüm sahil şeridi ile trakya'nın tamamını istila ettiler. Ancak traklarla Yunanlılar hiçbir zaman anlaşamadılar. Med ve pole pole savaşlarından sonra Atina donanması başına geçen Alkibyad tüm Tekirdağ, Şarköy, Gelibolu, mürefte, eriklice ve çanakkale'yi atina'ya bağladı.
İskitlilere asıl yerleri Ural dağlarından Tuna nehri'ne kadar bulunan kısımdır. İskitler Trakya'da bulunan tüm trak ve Yunanlıları Anadolu'ya kadar sürmüşler sonra da birbirleri ile zaman içerisinde kaynaşmışlardır.
Persler 3 amaçla trakya'ya saldırmışlardır. Batı Anadolu'daki Yunan ayaklanmalarını bastırmak, Pers imparatorluğu'nu Orta Asya ve İSKİ devletlerini yenerek Balkan yarımadasına yerleşmek, ticaret yolunu ele geçirmek içindir. Bu yüzyılda ticaret yolu Deniz olduğu için Tekirdağ ,Şarköy ve mürefte önemli ticaret merkezlerindendi. Milattan önce 475 tarihinde Pers egemenliğine Odris Devleti'nin milli Birliği kurması ile son verilmiştir.
Milattan önce 281 yılından sonra tüm kıyı boyundaki bölgeler Helenistik köy ve mürefte krallıklarını ve içine alan odris devleti 134 yıl bu bölgede huzur ve uyum içerisinde yaşamışlardır. Milattan önce 359 yılında bu huzur sona ermiş ve bu devlet üçe bölünmüştür. Milattan 168 yılına kadar kendi aralarında savaşlara devam etmişlerdir.
Milattan önce 281 yılından sonra tüm kıyı boyundaki bölgelerde Helenistik kralların etkisi altında idiler. Asya'dan Kafkas yolu ile Avrupa'ya geçen keltler Romanya'da oturuyorlardı. İlattan önce 279 yılında Balkan yarımadasına saldırıp İstanbul'a kadar geldiler. Galat boylarından bazılarını ele geçirdiler. Bütün Trakya'da galat ve Anadolu'da kent devletini kurup Tilis'i Başkent yaptılar. Milattan önce 212 yılında trakların ayaklanması ile yıkıldılar.
Tilis devleti'ni yıkan trakların Roma üstünlüğünü milattan önce 168 tarihinde kabul ettiklerini görmekteyiz. Romalılar bu tarihte Makedonya krallığını ortadan kaldırıp kıyılarındaki tüm limanları (Marmara Ereğlisi, Silivri Tekirdağ, Şarköy, Gelibolu, Çanakkale) kendilerine bağlamışlardır. Odrislilerin kurduğu ve başında kotion bulunduğu trak krallığı ile dost oldular. Merkezi vizede bulunan bu devlet son trak krallığıdır. Milattan önce 168'den milattan sonra 46 yılına kadar romalıların esaretine girmişlerdir. Bu tarihlerde Perintros (Marmara Ereğlisi) trak ilinin başkenti olduğunu görmekteyiz.
Bizans ordusunu Varna yakınlarında Mersiyanapolis şehrinde yenen atilla'nın ordusunu ve hunları başta Tekirdağ olmak üzere tüm ilçelerinde ve Tuna boylarında görmekteyiz. Atilla uğradığı tüm yerleri yıkıp yakmış ve sonra da yağmalamıştır. 2. Teodos hunlara vergi vermek şartı ile anlaşma yaparak Bizans topraklarının rahat yaşamasını sağlamıştır. Ancak kısa bir süre sonra Bizanslılar bu anlaşmaları bozmuşlar milattan sonra 448 tarihinde atilla'nın yeniden trakya'ya saldırmasına sebep olmuşlardır. Atilla Tekirdağ, Şarköy ve Ereğli olmak üzere İstanbul'a kadar tüm yerleri almıştır. Yeniden bir anlaşma yapılmış ve huzur yeniden sağlanmıştır. Ancak bundan sonradır ki Atilla Roma imparatorluğu ile uğraşmaya başlamıştır. Milattan sonra 453 tarihinde Atilla öldürülünce Hunlar yeniden savaşlara başlamışlar Gelibolu, Şarköy, Mürefte yolu ile İstanbul kapılarına dayanmışlardır. Şehrin komutanı Belizer tarihi entrikaları ile hunları püskürtmüş, Hunlar da macarlarla kaynaşıp tarihin içine karışmışlardır.
Müslümanlığın kabulünden sonra Arapların en büyük arzularından biri de İstanbul'u almaktı. Araplar İstanbul'a 2 akım düzenlemişler aralarında Eyüp Ensari'nin de bulunduğu kuvvetler deniz yolu ile İstanbul'a saldırmışlardır. Tekirdağ, Şarköy ve Mürefte'nin bu saldırılar sırasında Arap istilasında kaldıklarını görmekteyiz.
Hun istilaları sırasında korkudan kaçan slavlar milattan sonra 6 yüzyılda balkanlarda görülmeye başlamışlardır. 630 yılında İmparator herakliyus karpatlardan Sırp ve hırvatları toplayarak Yunan Adaları dahil hepsini bizanslılarla avar Türkleri arasında yerleştirmeye başladı. Bugün bazı değişmelere uğrayarak bu Slav ve Hırvat ırkının Şarköy ve civarında yakın zamana kadar yaşadıkları görülmüştür.
Rus imparatoru Svitosla ile Peçenekler ilk olarak Tekirdağ ili ve şarköy'de görülmektedir. Bizanslılarla çarpıştıktan sonra 1050 tarihinde edirne'yi kuşatıp tüm Marmara kıyılarına sayısız akınlar yapmışlardır, Bizanslılar bu tarihlerde kıyıların arkasındaki kalelerde yaşadıklarından reçete savaşları yaptıklarından bu akınlara uzun müddet dayanmışlardır. Bizanslılar Hayrabolu ve civarında bir şans eseri olarak peçenekleri uykuda bastırmışlar ve kılıçtan geçirmişlerdir. Bilhare Peçenekler 1078 tarihinde Tuna valisi Vestorches Nestorum ile birlikte İstanbul'a kadar ilerlemişlerdir. U tarihlerde Arapların İstanbul'a kadar gelmeleri ve Müslümanlığı Anadolu'da ve Trakya'da yaymaları sebebiyle bizans imparatorluğu'nda din çatışmaları vardı. Peçenekler bunu fırsat bilip Tekirdağ tekfurunu yardıma çağırmışlar 80.000 kişilik Çelgü komutasındaki Ordu Nikola Maurokatolan komutasındaki Bizans ordusu ile savaşmış ve bu savaşta Peçenekler yenilmişlerdir. 23 Nisan 1091 tarihinde Aleksi Komnen tüm peçenekleri darmadağınık etmiş geri kalan bu kavimde Trakya ve balkanlarda eriyip gitmiştir.
Şarköy hakkında bilgiler için:
Şarköy ekonomisi, Şarköy yakın geçmişi, kurtuluş savaşında Şarköy